Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Ali Osman Karahan, hafta başında Mudanya’ya yakın bir noktada meydana gelen depremin ardından “Afete ne kadar hazırız” sorusunu yöneltti.
BURSA (İGFA) – Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Ali Osman Karahan, 4 Aralık’ta yaşanan 5,1 büyüklüğündeki Mudanya depreminin Bursa’da hissedildiğini anımsatarak, can kaybının olmamasının şükür sebebi olduğunu belirterek, depreme ne kadar hazırlıklı olunduğunun bir kez daha ortaya çıktığını söyledi.
“BURSA’NIN YOLLARI ARAMA KURTARMAYA YETERLİ DEĞİL”
Bursa’daki nüfus yoğunluğu, ulaşımın zorluğu ve yollarımızın yetersizliğini göz önünde bulundurulduğunda meydana gelebilecek büyük bir depremde arama kurtarma çalışmaları ve gelecek yardımların afet bölgelerine ulaştırılmasında maalesef büyük bir zorluk yaşanabileceğini belirten Başkan Karahan, doğu ile batı istikametinde tek bir yolun bulunuyor olmasının ve bu yollarda birçok batçığın ve köprünün bulunuyor olması dolayısıyla bu yol üzerinde gerçekleşebilecek herhangi bir kesintinin Bursa’nın doğusu ile batısı arasında mutlak bir kopukluğa yol açmasının düşünülmesinin bile istenmediğini kaydetti.
Başkan Karahan, hazır olmayan sadece binalar olmadığını ve Bursa’nın yolları ve trafiğinin de depreme hazır olmadığını ifade etti.
“Deprem harici bir dönemde dahi en ufak bir kazada bile şehrin ana yolları tıkanmakta, kilometrelerce araç kuyruğu ile şehre girmek ve çıkmak neredeyse imkânsız hâle gelmektedir” diyen Başkan Karahan, “Bu durum ise maalesef daha çok acı ve daha çok vefata sebep olacaktır. Bu duruma rağmen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın, muhtelif yerlerde sergilenen, ‘İki yılda trafiği gündeminden çıkaran Bursa’ yazan ironi içeren reklamını hatırlatmadan geçemiyoruz. Verilen sözlerin ve vaatlerin nasıl seçim öncesinde kaldığını bir kez daha görmüş oluyoruz. Ne yazık ki Bursa, olası bir depreme hazır değil” dedi.
Değişim ve dönüşümün Millî Görüş belediyeciliği ile gerçekleşebilecek olduğunun farkında olduğunu ifade eden Karahan, açıklamasının sonunda, vazifeye olan samimi talebi, sorunları çözme arzusu ve ‘garson belediyecilik’ anlayışını Bursa’nın takdirine bıraktı.
